çözemediğim bakışlar kentinde bir düş sokağı sakiniydim ben !

çözemediğim bakışlar kentinde bir düş sokağı sakiniydim ben !

• • •

8 Kasım 2009 Pazar

kalem sercan da


HUZUR

Ölümün parmak izleri kalmış bedenimde.
Soğuk ve bir okadar can yakıyor.
Sabahlar uzak artık, ışığı görmekse küçük bir ihtimal zaten isteyen de yok.
Sadece acı hakim günahkar bedenime.
Sadece acı arındırır seni;
Sadece nefret.
Bakışlarım hafif kayık,
Ve ölümüme intihar süsü vermek üzere ellerim.
Öne eğilmiş başım yüzümden akan şeffaflığın yanaklarımda süzülmesine tak engel.
Boğazımda düyümlenen bir şey var,
Hala çözemedim..
Duvarın dibine çökmüş kalmışım.
Ellerim iki yana açık,
Bacaklarım dağınık,
Vücudum sabit,
Hayallerimse kayıpolmuş.
Kafamın üzerindeki pencereden girense, sadece karanlık.
Boşalltığım birkaç şişe bile unutturamıyorsa
Neye yararki bu aşk?
Biliyorum biliyorum; artık imkansız bile değil bizimkisi.
Zaten ben de sabahları aç karnına içilen bi ilaç kadar istiyorum seni.
Ne olur sanki bir günde ağarmsın TAN;
SUlanmış şehrin sokaklarına.
Karanlığa okadar alıştımki.
Git!
Ne olorsun git!
Ne yazık ki seni untmamın tek yolu senden nefret etmek.
Görmemeliyim seni.
Mantıksız, istem dışı hatta saçmasapan;
Ama ayrılık işte...
Hem insan yaşarken öğrenmemeli, ölümün ne kadar güzel bir şey olduğunu,
Siyahı beyaza tercih etmemeli.
Sen ilktin biliyormusun?
Özür dilerim!!!
Yanlan söyledim...
Ama emin ol ilk olmanı isterdim.
Tüm ilklerimi sana saklamış olmak isterdim.
Asfalt bir yoldan geçip evime geldim bu akşam.
Evet, ölümün parmak izleri kalmış bedenimde.
Evet, ölümüme intihar süsü vermek üzere ellerim..
Ve evet... Acı, soğuk ve nefret...
Işık yok!....
Hoşçakal!.....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder